Göbeklitepe Urfa Turları

2014 senesinde kaybettiğimiz Göbeklitepe kâşifi ve kazı başkanı Prof. Dr. Klaus Schmidt’in anısına düzenlediğimiz ve çok ilginç sürprizlerle dolu Şanlıurfa Göbeklitepe turumuza sizleri de bekliyoruz.

 

Dünya kültür ve medeniyetinin merkezi Yukarı Mezopotamya’nın giriş kapısı işlevini gören, tam Anadolu ile Mezopotamya’nın kesiştiği yerde ve arkeologlar tarafından “Bereketli Hilal” olarak adlandırılan bölge üzerinde yer alan kadim şehir Şanlıurfa şehri, turlarımız ile sizleri ağırlamayı bekliyor.

 

Urfa turumuzda insanoğlunun kadim çağlardan günümüze kesintisiz yaşadığı, Anadolu’nun ve dünyanın kaderini belirleyen tüm uygarlıklara ev sahipliği yapan Mezopotamya’da, Fırat’ın içinden ve çevresinden akarken ovaları berekete boğduğu gizemli ve güzel şehir Urfa’da attığınız her adımda kendinizi bir açık hava müzesindeymiş gibi hissedecek ve heyecanlanacaksınız.

 

2020 Göbeklitepe Şanlıurfa Turunda Gezilecek Yerler

 

Bugün “Peygamberler şehri” diye de anılan Urfa, çağlar boyunca Anadolu ve Mezopotamya arasında kültür alışverişinin kilit noktalarından olmuş ve tarihin en eski çağlarından günümüze pek çok uygarlığa ev sahipliği yaparak kesintisiz yerleşim göstermiştir.

 

2020 Göbeklitepe Şanlıurfa turumuz sırasında bu şehrin, kadim uygarlıkların hepsinden günümüze taşıdığı kültür mirasını şehrin her köşesine saçmış olduğunun duygusuna kapılacaksınız.

 

Urfa turumuzun en önemli ziyaret noktalarından biri elbette Urfa Kalesi’nin eteklerinde bulunan ve inanışa göre Hazreti İbrahim’in ateşe atıldığında düştüğü yer olarak kabul edilir.

 

Urfa turumuz sırasında detaylı bir şekilde gezerken göreceksiniz ki inanışa göre Urfa Kalesi Hazreti İbrahim’in ateşe atıldığı, bugünkü Balıklıgöl ateşin yandığı yer, Hazreti İbrahim Makamı olarak adlandırılan ve Halil-ül Rahman Camii’nin batısına bitişik, tek kubbe ile örtülü, kaynaklara göre Bizans döneminde bir kilisenin bulunduğu ve çan kulesinin de bariz şekilde görüldüğü mekân da ateşe düştüğü yer olarak kabul edilir.

 

Urfa turumuzda bu yerleri görecek, tarihi gerçekleri, hikayeleri dinleyecek ve elbette Balıklıgöl’deki balıkları onlara özel yemlerle besleyebilecek ve fotoğraf çekeceksiniz.

 

Urfa turumuzda göreceğiniz bir başka yer de hemen Balıklıgöl’ün yanında, tam Urfa Kalesi’nin altında yer alan ve yine rivayete göre Hazreti İbrahim’i ateşe atan Kral Nemrut’un kızı Zeliha’nın adıyla anılan ufak Ayn Zeliha gölünü görecek ve hikâyesini dinleyeceksiniz.

 

Yine rivayete göre Hazreti İbrahim’i kalenin olduğu yükseklikten bir mancınıkla atarlar. Halk arasında kaledeki iki sütunun bu mancınıklar olduğu iddia edilse de, o sütunlar Edessa Krallığı döneminden kalmadır, Urfa turumuzda bu sütunların gerçek hikâyesini de dinleyeceksiniz.

 

Urfa turumuzda Urfa Kalesi’nin eteklerinde bulunan, Hazreti İbrahim’in doğduğu varsayılan ve inanç turizmi açısından önemini günümüzde sürdüren mağarayı da ziyaret ediyoruz.

 

Güneydoğu’nun çarşı ve pazarları çok renklidir. Yüzyıllar boyu en önemli yolların birleştiği kavşakta olan Urfa, her zaman çok büyük bir ticaret kenti olmuştur. Çarşıları da zaman içinde bugünkü şeklini almış ve kervan yollarının en özel çarşılarından birine ev sahipliği yapmıştır. Günümüzde de hâlâ en renkli çarşılar Urfa çarşılarıdır. Çok sayıda hanları ve bugün hâlâ cıvıl cıvıl bir ticaretin ve insan kalabalığının devam ettiği bu çarşıları gezecek, tarihini, hikayelerini dinleyecek, değişik çarşıları keşfedecek, değişik zanaatlar ve zanaatkarlarla tanışacaksınız. O muhteşem labirentte kaybolmanın keyfine varın.

 

Urfa turumuz sırasında Urfa çarşısında bulunan tarihi Bedesten’de yöresel kumaşlar, puşi, şalvar ve şal gibi pek çok yöreye has şeyler alma imkânınız olacak. Ayrıca Urfa çarşısının bir parçası olan tarihi Gümrük Han’da kahve çay molası da vereceğiz.

 

Urfa turumuz sırasında elbette Türkiye’nin en büyük müze kompleksi olan ve Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi ile Haleplibahçe Mozaik Müzesi’nden oluşan Haleplibahçe Müze kompleksini en ince ayrıntısına kadar tüm detaylarıyla geziyoruz.

 

Urfa turumuz sırasında Urfa’nın medar-ı iftiharı olan isotun zahmetli yapılış aşamasını da dinleyeceğiz, ayrıca mutfağınızda kullanabileceğiniz sayısız ürünle de tanışacaksınız.

 

Urfa turumuzda ziyaret edeceğimiz bir başka mekân da Ulucami. Ulucami’den önce 5. yüzyılda Aziz Stefanos’a adanmış ve Kızıl Kilise olarak anılan bir kilisenin bulunduğu, daha sonradan da bir cami yapılmış olan ve bugün Ulucami olarak bildiğimiz bu camiyi ziyaret ediyor ve hikayesini dinliyoruz.

 

Halk arasında Fırfırlı Camii olarak bilinen eski Havariler Kilisesi de Urfa turumuzda sizi büyüleyecek mekânlardan biri olacak.

 

Urfa turumuzda çok özel bir ziyaretimiz daha var ki belki de turumuzun en önemli aktivitesi bu. 2014 yılında kaybettiğimiz Göbeklitepe kâşifi ve kazı başkanı Prof. Dr. Klaus Schmidt’in anısına düzenlediğimiz bu turumuzda kazılar sırasında Kazı Evi olarak kullanılan ve bugün Anı Evi’ne dönüştürülmüş olan muhteşem bir Urfa evini ziyaret ediyoruz. Burada rahmetli kazı başkanının eşi, yol arkadaşı, kazılar süresince asistanı olan Çiğdem Köksal-Schmidt’ten 20 yıl süren Göbeklitepe kazılarının gerçek hikâyesini dinliyoruz.

 

Urfa turumuzda uğrayacağımız bir başka durak da, kendinizi belki de en çok Ortadoğu’da hissedeceğiniz Harran olacak. Binlerce yıllık geçmişiyle kadim kentlerden biri olan Harran Urfa’nın Suriye sınırına en yakın ilçelerinden biridir. Binlerce yıllık tarihinde en parlak dönemi Emevi Halifesi II. Mervan döneminde yaşayan bu kentin şehir surları, alanda yapılan kazılar sırasında ilginç tartışmaların odak noktası olan şehir surlarının bir köşesinde yer alan İç kale, şehir surlarının içinde yer alan ve binlerce yıllık yaşam izlerini taşıyan Harran Höyük, MS 8. yüzyıla tarihlenen ve II. Mervan tarafından yaptırılmış olan ve muhteşem minaresiyle çok uzaklardan bile dikkat çeken Ulucami’nin kalıntıları burada göreceklerimizden bazıları.

 

Urfa turumuz sırasında ayrıca Harran’ın koruma altında olan ve dünyaca meşhur kümbet evlerini de geziyor, bu evlerde çay kahve içiyor hatta yörenin lezzetli yemeklerini tadıyoruz.

 

Urfa turumuzun olmazsa olmazı tabii ki aslında esnafın eski Ahîlik geleneğinden gelen hoş bir kültür mirası olan sıra gecesi. Yemekleri, eğlencesi, müzikleri ve muhteşem seslerden dinleyeceğiniz türkülerle Urfa turumuzun unutulmazları arasındaki yerini alacak.

 

Urfa turumuzun şüphesiz en etkileyici bölümü Göbeklitepe. Yakın tarihte keşfedildiği andan itibaren tüm dünyanın ilgisini üzerine çeken Göbeklitepe, evreni, dünyayı ve hayatı sorgulatacak size.

 

Prof. Dr. Klaus Schmidt’in tabiriyle, “yaklaşık 12.000 yıl önce, yetkin bir taş işçiliğini yansıtan etkileyici anıtsal buluntuları, taş üzerinde kabartma tekniğiyle yapılarak aktarılan motiflerin içerik zenginliği ile karmaşık bir düşünsel düzeye ulaşıldığını gösteren” GöbeklitepeUrfa turumuz sırasında tüm detaylarıyla gezip akademik bilgiler ışığında inceleyeceğimiz en önemli ziyaret noktası olacak.

 

Urfa’da Ne Yenir?

 

Urfa turumuzun önemli bir bölümü de Urfa mutfağını deneyimlemek olacak.

 

Urfa kebabı, patlıcanlı kebap, lahmacun, etsiz çiğ köfte (etli çiğ köfte yasaklandığı için dışarıda ve lokantalarda etsiz çiğ köfte, sıra gecelerinde ise özel olarak o anda gözünüzün önünde bir şov halinde yapılıp size tattırılan etli çiğ köfte bulunuyor), haşhaş kebabı, ciğer kebabı, kelle paça, şıllık tatlısı, kadayıf, kadlava, billuriye ve baklava; Urfa’da tadabileceğiniz yöresel yemeklerin en başında gelmektedir.

 

Urfa’dan Ne Alınır?

 

Turlarımız esnasında yöresel tatlar ve hediyeliklerle hem kendinize hatıra hem de sevdiklerinize güzel hediyeler alabilir, bu unutulmaz Göbeklitepe Urfa turumuzu ölümsüzleştirebilirsiniz.

 

Urfa’dan alınacaklar arasında en başta Urfa’nın gurur kaynağı isot, isot reçeli, biber salçası, domates salçası, yabani nar ekşisi, zahter, kurutulmuş sebzeler (isot, patlıcan, bamya vs), bakır eşyalar, yöresel kumaşlar, puşi, şal gelmektedir.

 

 

Daha önce yorum yapılmamış, ilk yorumu yapan siz olun
Yorumunuz admin onayından sonra yayınlanacaktır

Yorum Bırak